Geçen hafta yatırımcıların odağında merkez bankaları, ağır makroekonomik takvim ve bilançolar bulunurken, alınan karışık sinyaller piyasaların taraf bulmasını zorlaştırdı.
Fed, hafta içindeki toplantıda siyaset faizini 25 baz puan artırarak 16 yılın en yüksek düzeyi olan yüzde 4,50-4,75 aralığına yükseltti.
Politika metninde Komite’nin para siyasetinin enflasyonu yüzde 2’ye çekecek kadar kısıtlayıcı bir duruş sergilemesi için faiz oranında “devam eden” artışların uygun olacağının öngörüldüğü belirtildi. Siyaset metninin şahin bulunmasına rağmen Powell’ın açıklamalarıyla birlikte piyasalarda risk iştahının arttığı görüldü.
Powell, birinci kere dezenflasyonist sürecin başladığını söylerken, şimdiye kadarki süratli sıkılaşmanın tam tesirlerinin şimdi hissedilmediğini lisana getirdi.
Buna rağmen, perşembe günü açıklanan bilançolarda beklentilerin altında karlılıklar risk iştahını olumsuz etkiledi.
Teknoloji devleti ve resesyon riski
ABD’li teknoloji devleri Apple ve Google’ın ana kuruluşu Alphabet’in gelirleri geçen yılın 4. çeyreğinde beklentilerin altında kalırken, Amazon’un satışları birebir devirde piyasa beklentilerini geride bıraksa da şirketin net karı öngörüleri karşılamadı.
Analistler, teknoloji devi firmaların son periyotta kıymetli sayıda çalışanı işten çıkardıklarını hatırlatarak, açıklanan bilançoların da resesyon riskini beslediğini söz etti.
Satış baskısı arttı
Dün ülkede açıklanan istihdam raporunda iş gücü piyasasının güçlü seyrini sürdürdüğüne işaret eden bilgilerin Fed’i beklenenden daha uzun müddet şahin kalmaya zorlayabileceği tasası, hisse piyasalarındaki satış baskısını artırdı.
ABD’de tarım dışı istihdam ocakta beklentilerin bilakis 517 bin kişi artarken, işsizlik oranı yüzde 3,4 ile 50 yılı aşkın müddetin en düşük düzeyine geriledi. Piyasa beklentilerinin tersine artış gösteren tarım dışı istihdam verisinin, bu devirde 185 bin kişi artması öngörülüyordu.
İstihdam raporu datalarının akabinde ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yaklaşık 15 baz puan artarak yüzde 3,53’e çıkarken, altının ons fiyatı yaklaşık 50 dolar gerileyerek 1.866 dolara indi. Altının ons fiyatı ve bakırın libresindeki haftalık düşüş yüzde 3,1 oldu.
Dolar endeksi haftalık bazda yüzde 1,2 yükselerek yüzde 103’e çıkarken, Brent petrolün varil fiyatı yüzde 7,4 azalışla 79,7 dolara indi.
ABD’de belirsizlik arttı
ABD’de hisse piyasaları geçen hafta karışık bir seyir izlerken, gelecek hafta Fed Lideri Powell’ın salı günkü sempozyumda para siyasetine ait mümkün bildirileri yatırımcıların odağına yerleşti.
Geçen hafta ülkede açıklanan bilgiler iktisadın bilhassa iş gücü piyasaları tarafında güçlü kaldığına işaret ederken, para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed’in mart ayının akabinde ve mayısta da 25 baz puan faiz artıracağına yönelik beklentiler tartı kazanmaya başladı.
Analistler, ülkede makroekonomik dataların yakından takip edilmeye devam edileceğini belirterek, Fed yetkililerinin kelamla yönlendirmelerin gelecek periyoda ait beklentilerin şekillenmesinde değerli rol oynayacağını bildirdi.
ABD’de açıklanan datalara nazaran, Tedarik İdare Enstitüsü (ISM) imalat dışı endeksi, ocakta aylık bazda 6 puanlık artışla 55,2’ye çıkarak beklentileri geride bıraktı.
Ülkede fabrika siparişleri, geçen yılın son ayında yüzde 1,8 artışla piyasa beklentilerinin altında kalırken, birinci kere işsizlik maaşı müracaatında bulunanların sayısı, 28 Ocak ile biten haftada 183 bine gerileyerek Nisan 2022’den bu yana en düşük düzeyini kaydetti.
ABD’de JOLTS Açık İş Sayısı ise geçen yıl aralıkta piyasa beklentilerinin bilakis yükselerek 11 milyon 12 bine çıktı.
Öte yandan, ABD’li şirketler çalışan sayılarını azaltmaya devam ederken, son olarak Amerikan kargo devlerinden FedEx, “daha verimli” bir şirket olmak için memur ve idare durumlarındaki çalışanlarının sayısını yüzde 10’un üzerinde azaltacağını açıkladı.
Yoğunlaşan bilanço döneminde petrol şirketleri öne çıkarken, ABD’nin büyük güç şirketlerinden ExxonMobil’in karı, artan güç fiyatlarının tesiriyle geçen yıl 55,7 milyar dolarla rekor düzeye ulaştı.
Bu gelişmelerle, geçen hafta New York borsasında, S&P 500 yüzde 1,62 ve Nasdaq endeksi yüzde 3,31 paha kazanırken, Dow Jones endeksi yüzde 0,15 bedel kaybetti.
6 Şubat ile başlayan haftanın data takviminde, salı dış ticaret istikrarı, perşembe haftalık işsizlik maaşları ve cuma Michigan Üniversitesi tüketici inanç endeksi ile hazine bütçe istikrarı bilgileri edilecek.
Avrupa’da merkez bankaları piyasaları sonlu da olsa rahatlattı
Avrupa borsalarında geçen hafta yükseliş eğilimi öne çıkarken, Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) şahin tavırlarını gelecek toplantının akabinde yumuşatabileceklerine ait vurgulamalar risk iştahını artırdı.
Hafta içinde, ECB ve BoE siyaset faizini beklentiler doğrultusunda 50’şer baz puan artırdı.
ECB karar metninde, enflasyonun yüzde 2 olan orta vadeli maksada dönmesini sağlamak için faiz oranlarını kademeli ve önemli formda artırmaya devam edeceğine vurgu yapılarak, “Banka İdare Kurulu, martta yapılacak para siyaseti toplantısında faizi 50 baz puan daha artırmaya niyetli.” denildi.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) Lideri Christine Lagarde, enflasyona karşı ECB’nin faizleri istikrarlı bir formda artırma patikasına devam edeceğini belirterek, “Henüz işimizin bitmediğini biliyoruz.” dedi.
Bununla birlikte Avrupa’da gaz arzının daha inançlı olduğunu, arz baskılarının hafiflediğini, tüketici itimadının düzgünleştiğini ve artan fiyatlar ile düşük güç fiyatlarının tüketimi artıracağını vurgulayan Lagarde, ekonomik büyüme görünümüne yönelik risklerin daha istikrarlı hale geldiğini söyledi.
BoE’nin Para Siyaseti Heyeti karar metninde ise İngiltere iktisadının bu yılın içerisinde resesyona girmesinin beklendiği, ama bu resesyonun daha evvel kestirim edilenden daha kısa sürmesinin öngörüldüğü kaydedildi.
Açıklamada, ülkede geçen yılın son çeyreği prestijiyle son 41 yılın en yüksek düzeylerini görmesinin akabinde gerilemeye başlayan enflasyonun, bu yıl da azalma eğilimini sürdürmesinin beklendiği tabir edildi.
Bölgede açıklanan makroekonomik datalara nazaran, Avro Bölgesi’nde enflasyon yıllık yüzde 8,5 ile yüzde 9 olan beklentilerin altında kalırken, Almanya iktisadı, 2022’nin son çeyreğinde, güç krizi ve rekor enflasyonun tesiriyle bir evvelki çeyreğe nazaran yüzde 0,2 küçüldü.
Öte yandan, ECB’nin Profesyonel Kestirimciler Anketi iştirakçileri bu yıl için enflasyon beklentilerini tekrar yükseltti. Buna nazaran, Avro Bölgesi’nde yıllık harmonize enflasyon beklentisi 2023 ve 2024 yılları için sırasıyla yüzde 5,9 ve yüzde 2,7 oldu.
Geçen hafta İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 1,76, Almanya’da DAX endeksi yüzde 2,15, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 1,93 ve İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 1,95 yükseldi.
Gelecek hafta pazartesi Avro Bölgesi’nde perakende satışlar ve Almanya’da fabrika siparişleri, salı Almanya’da sanayi üretimi, ve cuma İngiltere’de sanayi üretimi ile büyüme bilgileri takip edilecek. Almanya’da geçen hafta teknik aksaklıklar nedeniyle açıklanamayan enflasyon datalarının de gelecek hafta açıklanması bekleniyor.
Asya piyasaları karışık seyretti
Asya borsalarında geçen hafta karışık bir seyir öne çıkarken, Çin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) önlemlerini kaldırmaya devam ediyor.
Buna nazaran, Çin, Kovid-19 salgını nedeniyle Hong Kong ve Makau Özel İdari Bölgelerine uyguladığı hudut kısıtlamaları ile salgın denetim önlemlerini 6 Şubat’tan itibaren kaldırılacağını bildirdi.
Öte yandan, Japonya’da artan Kovid-19 hadiseleri ve ABD’nin Çinli şirketlere ait muhtemel yaptırımları bölgede risk iştahını sınırlayan gelişmeler olarak öne çıktı.
Bölgede açıklanan makroekonomik bilgilere nazaran, Çin’de ocak ayı imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) 50,1 düzeyinde gerçekleşerek hem beklentileri aştı hem de imalat endüstrinin daralma eğilimini sonlandırdığını gösterdi. Ülkede hizmet kesimi PMI da 54,4’e çıktı
Analistler, Çin’in yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında önlemleri kaldırmasının ekonomik aktiviteyi olumlu etkilediğinin birçok makroekonomik datada görüldüğünü kaydederek, hızlanan ekonomik aktivitenin dünya geneline olumlu yansımasının beklendiğini söz etti.
Japonya’da sanayi üretimi aylık yüzde 0,1 gerilese de beklentilerin üzerinde bir performans sergilerken, perakende satışlar da aralıkta yıllık bazda yüzde 3,8 artarak öngörüleri geride bıraktı.
Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,47 kıymet kazanırken, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,04, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 4,53 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,15 geriledi.
6 Şubat ile başlayan haftanın data takviminde çarşamba Japonya’da dış ticaret istikrarı ve cuma Çin’de Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ile Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ve Japonya’da ÜFE bilgileri takip edilecek.
Yurt içinde gözler sanayi üretimine çevrildi
Yurt içinde geçen hafta satış yüklü bir seyir öne çıkarken, haftanın son süreç gününde güçlenen alıcılı seyirle Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi kayıplarının değerli kısmını telafi etti. BIST 100 endeksi haftayı yüzde 3,74 azalışla 4.997,63 puandan tamamladı.
Yurt içinde açıklanan datalara nazaran, TÜFE ocakta aylık yüzde 6,65, yıllık yüzde 57,68 arttı.
Dolar/TL haftayı bir evvelki haftalık kapanışın yüzde 0,1 üzerinde 18,8212’den tamamladı.
Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 5.100 ve 5.130 düzeylerinin direnç, 4.950 ve 4.900 puanın ise dayanak olarak öne çıkabileceğini söyledi.
Gelecek hafta yurt içinde pazartesi gerçek efektif döviz kuru, salı hazine nakit istikrarı ve cuma sanayi üretimi bilgileri ile işsizlik oranı takip edilecek.