Dış piyasalarda Credit Suisse satın almasının getirdiği rahatlama kısa ömürlü oldu

İsviçre hükümeti tarafından hazırlanan bir paket kapsamında UBS Group 167 yıldır faaliyet gösteren Credit Suisse’i 3 milyar İsviçre frankı karşılığında satın aldı ve bankanın 5.4 milyar dolar büyüklükteki borcunu üstlendi.

Buna ek olarak esas merkez bankaları yatırımcıların global finans sistemine olan itimadı yitirmemeleri için acil likidite takviyesi sağlayacak tedbirleri devreye aldı. Merkez bankaları, oluşabilecek nakit darboğazını önlemek amacıyladöviz takası (swap) imkanını devreye aldı.

Credit Suisse’in satın alınması ve merkez bankalarının attıkları adımlar erken saatlerde yatırımcıların tasalarını hafifletmiş olsa da Credit Suisse’in borçlanma senetlerine sahip olan yatırımcıların uğrayacağı geniş çaplı ziyanlar yatırımcıların korkularını tekrar canlandırdı.

İsviçreli düzenleyici kuruluşlar, satış mutabakatı kapsamında Credit Suisse’in piyasalarda süreç gören 17 milyar dolar kıymetindeki sermaye niteliği taşıyan tahvilerinin bedelini sıfır olarak belirledi. UBS’in sermayesini güçlendirecek olan bu karar pay senedine kıyasla daha inançlı bir yatırım aracı olan tahvilleri taşıyan yatırımcıları öfkelendirdi.

Yatırımcılar, Credit Suisse tahvillerine sahip olan yatırımcıların uğrayacağı zararın yanı sıra bir ülkedeki bankacılık dalı meselesinin öteki ülkelere yayılması ihtimalinden ve ABD’deki kırılgan orta ölçekli bankaların durumundan telaş ediyorlar.

HSBC’de yüzde 6’lık düşüş

Credit Suisse payları seans öncesi süreçlerde %62 gerilerken, UBS payları %7.1 düştü. Asya borsaları da sert gerilerken, Hong Kong borsasında süreç gören İngiliz bankaları Standard Chartered 2888.HK ile HSBC’nin payları %6 düşüşle iki aydan uzun müddetin taban düzeyine geriledi.

Credit Suisse’in tahvillerinin bedeli Avrupa piyasalarının sürece açılmasının akabinde ihraç bedeline kıyasla %98 geriledi.

Çözüme kavuşmamış sorunlar

ABD’de Silicon Valley ve Signature Bank’e el konulmasının akabinde başlayan kriz ülkedeki orta ölçekli bankalar üzerinde baskı yaratmaya devam eti.

Her ne kadar ABD’nin büyük bankaları, orta ölçekli First Republic Bank’in FRC.N sorun yaşamaması için bankaya 30 milyar dolar mevduat koymuş olsa da, kredi derecelendirme kuruluşu S&P Küresel kelam konusu mevduatın likidite meselelerini aşmaya yetmeyeceği gerekçesiyle bankanın kredi notunu düşürdü.

Pazar günü açıklamada bulunan bir ABD’li yetkili, ülkedeki bankalardan mevduat çıkışının yavaşladığını, kimi bankalarda ise giriş gözlendiğini söz ederek, Credit Suisse’in yaşadığı meselelerin ABD’deki bankalarda geçen hafta gözlenen mevduat çıkışıyla ilişkisi olmadığını belirtti.