Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Dolmabahçe Sarayı’nda düzenlenecek “Orta Vadeli Program Çerçevesinde Türkiye ve İstanbul İktisat Gündemi” başlıklı toplantıda iş dünyasının temsilcileriyle buluştu.
Yılmaz toplantı öncesi yaptığı konuşmada şu sözleri kullandı:
Eylül ayında paylaşacağımız OVP’ye özel kesimin beklentileri yansıyacak. OVP öncesi sendikalarla da bir ortaya geleceğiz.
Türkiye iktisadı, 2022 yılında yüzde 5,6 büyümüş; 2023 yılının birinci çeyreğinde ise zelzeleye karşın büyüme yüzde 4 olmuştur.
Makine ve teçhizat yatırımları, 2023 yılının birinci çeyreğinde yüzde 8 büyümüş ve kesintisiz artış sürecini 14’üncü çeyreğe taşımıştır.
6 aylık ihracatımız 123,4 milyar dolar düzeyindedir.
İhracatımızdaki artış eğilimi, AB başta olmak üzere dış pazarlarımızdaki gelişmelere bağlı olarak bir ölçü yavaşlamış olsa da, içinde bulunduğumuz yılı geçtiğimiz seneye nazaran daha yüksek düzeylerde bir ihracat sayısıyla kapatmayı hedefliyoruz.
Turizmde yeniden olumlu bir yıl bekliyoruz.
Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı büyüme siyasetimizi destekleyen adımlarımız da sürmektedir.
Fiyat istikrarıyla birlikte makrofinansal istikrarın da artarak devamı için çalışmaya devam ediyoruz.
Önümüzdeki periyotta amaçlarımız; para siyasetinin yanı sıra maliye siyaseti ve yapısal ıslahatlar ile Türkiye finansal istikrarını pekiştirmek, istikrar ve itimat içinde büyümek, istihdamı artırmak, büyümenin nimetlerini adaletli formda dağıtarak cari süreçler açığına sürdürülebilir tahliller getirmektir.
Türkiye’de yatırım ortamının güzelleştirilmesi tarafında “doğru tanımlanmış ve sonuç odaklı” ıslahat adımlarına devam edeceğiz.
Körfez ülkeleri çeşidinde hem ikili ticaret hacmimizi hem de ülkemize direkt yatırımları artıracak tarihi işbirliklerine imza atıldığını gördük.
Kazan kazan temelinde bu işbirliklerinin devamı öteki ülkelerle de gelecek.
Orta Vadeli Programda makro göstergeler ile kamu siyasetlerini güncelleyecek, yapısal ıslahatları ortaya koyacak ve kaynak tahsisini bu çerçevede yönlendireceğiz.
Yeni iktisat programımız, makul bir disiplin çerçevesinde vatandaşımızın hayatına, üretime ve piyasalara direkt olumlu yansıyacak bir yaklaşımla hazırlanmaktadır.
Orta Vadeli Programdan en büyük beklentimiz, belirsizlikleri azaltması; yatırımcıları ve öteki aktörler için öngörülebilirliği artırmasıdır.