Kerim ÜLKER
Yaşanan mecburî göç, kentlerde nüfus yapısını olumsuz istikamette etkiliyor.
Depremin merkez üssü Kahramanmaraş, tabir yerindeyse hayalet kente dönmüş durumda. Bu kelamlar Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası’nın bir evvelki lideri Şahin Balcıoğlu’na ilişkin. Birebir vakitte kentin büyük istihdam güçlerinden biri olan BLC Group’nun İdare Konseyi Lideri Şahin Balcıoğlu, “6 Şubat’ta kentimizde meydana gelen ve 10 vilayette büyük yıkıma sebep olan sarsıntı felaketi tüm ülkemizi büyük yasa boğdu. Tüm Türkiye yitirdiğimiz canlara ağlıyoruz. Bugün hala enkaz altından canlı bir kişinin çıkma ümidini yitirmeden yapılan enkaz çalışmalarını takip ederken, bir yandan da yaralarımızı süratlice sarmak için aksiyon alıyoruz” dedi. Kahramanmaraş’ta ve öteki vilayetlerde kurtarma ve enkaz çalışmaları devam ederken en büyük sorunun barınma olduğunun altını çizen Balcıoğlu, Kahramanmaraş’ın büyük bir sanayi kenti olduğunu ve çok süratli bir formda ayağa kalkması gerektiğini söyledi.
Büyük bir kayıp olur
Önümüzdeki günlerde patronlar olarak bu planlamayı yaparak süratlice aksiyon alacaklarını belirten Balcıoğlu “BLC Group olarak biz de, öteki sanayicilerimiz de çok fazla çalışanımızı kaybettik. Öncelikle yaralarımızı saracağız, kaybettiğimiz canların aileleri için elimizden ne geliyorsa yapacağız. Üretim tesisimiz çok fazla hasar almadı, alan yerleri sağlamlaştırıp, eksiklerimizi tamamlayıp sanıyorum Mart ayında üretime başlarız. Nisan ayında ise tam kapasite olarak işlerimize kaldığımız yerden devam edeceğimizi düşünüyorum” dedi.
Balcıoğlu, “Tüm Maraş olarak, endüstriciler olarak çalışma arkadaşlarımızı kaybetmemek için elimizden geleni yapmalıyız, aksi halde hem ülke iktisadı için hem de ihracat için büyük bir kayıp olur. Burada değerli bir noktaya değinmekte yarar görüyorum. İstihdamı korumak için devlet takviyelerinin, yabancı şirket takviyelerinin, kesimlerin ve bölüm temsilcilerinin dayanaklarının en üst seviyede verilmesi gerekir. Kentin yüzde 50’si zelzeleden büyük yara aldı, kaybettik. Geri kalan yüzde 50’nin de yarısı kenti terk ediyor. Bunu durdurmamız lazım. Bunun için öncelikli olarak maaş ve barınma sorunu çözülmeli. Çeşitli dayanaklarla bu bölgede çalışanlar asgarî 8.500 lira yerine 11- 12 bin lira maaş almalı. En az 1 yıl bu uygulanırsa göçü durdurabiliriz” diye konuştu. Balcıoğlu, “Bölgeye özel teşvik uygulanırsa, biz 1 yıla kalmaz yaralarımızı sarma sürecini tamamlarız. Çalışanın maaş ve barınma sorunu öncelikli olmalı” dedi.
En büyük takviye üretim
Yaklaşık 50 yıl evvel İstanbul’da fabrika açan ve mutfak eşyaları üreten Özger kardeşler, memleketleri Adıyaman’a olan borçlarını, üretim tesisiyle ödemeye çalışmıştı. 2016 yılında Adıyaman’da fabrika açan ve 200’den fazla bölge insanına istihdam sağlayan Özger kardeşlere ilişkin O.M.S’nin İhracat Müdürü Talha Özger, “Bu bölge bizim doğduğumuz topraklar. Borcumuzu yatırımla üretimle ödemeye başladık. Yaşadığımız felakette de kayıplarımız oldu. Bu türlü bir durumda üretimi konuşmak güç geliyor lakin bir yandan da kente yapacağımız en büyük dayanaklardan biri sanayi tesislerimizin Adıyamanlılara, bölgedeki insanımıza iş ve aş kapısı olmaya devam etmesi. Öncelikle bölgenin inançlı bir konteyner kente muhtaçlığı var. Barınma sorunu ile birlikte bölge halkının ömürlerini sürdürmesi için maaş dayanakları yapılmalı. Biz endüstriciler olarak elimizden geleni yapıyoruz, yapacağız da. Maaşlara 3 ay dayanak verilmeli. Maaşları artırarak yaşanan göçü engelleyebiliriz” dedi.