Bakan Muş: Güçlü ekonomik iş birliği daha kıymetli hale geldi

Ticaret Bakanı Mehmet Muş, ABD Ticaret Odası’nda düzenlenen ABD-Türkiye İş Forumu’na katıldı.

Muş, 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların Türkiye’nin güneydoğu bölgesinde 11 ili kapsayan çok geniş bir alanda yıkıma neden olduğunu ve 47 bini aşkın kişinin hayatını kaybettiğini söyledi.

Muş, vergi muafiyetleri, devlet takviyeleri, direkt finansal yardımlar üzere bölgeye özel siyasetleri da süratle hayata geçirdiklerine dikkati çekerek, şöyle devam etti:

“Kayıplarımızı mümkün olan en kısa müddette telafi etmeye ve insanlarımızı günlük ömürlerine döndürmeye kararlıyız. Toparlanma yolunda ilerlerken sarsıntılardan hem sermaye hem de iş gücü olarak ağır etkilenen bu vilayetlerimizde ticaretimizin sarsıntı öncesi düzeylere ne vakit ulaşacağını bilemiyoruz. İplik, dokuma, çelik ve halı üzere makul kesimler başta olmak üzere ABD dahil dünyayla olan tedarik zincirlerimizde katiyen çok büyük tesiri olacaktır. Bu nedenle bu tıp tedarik zincirlerini her iki tarafta de sürdürmemiz ve desteklememiz gerekiyor.”

Bu güç vakitlerde başta ABD olmak üzere birçok ülke ve memleketler arası kuruluştan takviye geldiğini anımsatan Muş, sarsıntılardan yalnızca saatler sonra ABD hükümetinin süratle seferber olduğunu ve insani yardım sağladığını, ABD Ticaret Odası’nın da kıymetli ölçüde birebir ve mali yardımı organize ettiğini söyledi.

İlk etapta 800 bin konut

Muş, bundan sonraki etabın kentleri tekrar inşa etmek olduğunu belirterek, birinci etapta yaklaşık 800 bin konutun inşa edileceğini, kentleri çok daha çağdaş ve sürdürülebilir bir halde yine inşa etmeyi hedeflediklerini kaydetti.

Bu bağlamda teknik kapasiteye sahip olmak kadar finansmanın da ehemmiyetini vurgulayan Muş, bu ay Brüksel’de Avrupa Birliği’nin (AB) konut sahipliğinde bir donörler konferansının düzenleneceğini bildirdi.

Muş, “Ticari açıdan, inşaat materyalleri üzere yine inşa ve ilgili dalların üretimleri sürat kazanacak ve bu dallar muhtemelen kısa vadede girişimcilerin amaç alacağı potansiyel alanlar olacaktır. Bölge ekonomilerini yalnızca normalleştirmemiz değil, güçlendirmemiz gerektiği de açık. Zira sürdürülebilir kentler inşa etmemiz ve bunun için de istihdam yaratmamız gerekiyor. Bu nedenle tekrar inşa gayretlerinin yanı sıra ABD dahil ortaklarımızla güçlü ekonomik iş birliğine ve ticari bağlara sahip olmak daha değerli hale geldi” halinde konuştu.

“İkili yatırımlarımızı artırmak için hala çok alan var”

Mehmet Muş, Türkiye ile ABD ortasında son 10 yılda ticari münasebetlerin arttığını görmekten duyduğu memnunluğu lisana getirerek, iki ülke ortasındaki iş birliğini daha da ileriye taşımak istediklerini tabir etti.

Muş, devamla şunları kaydetti:

“Çok âlâ bir yıl geçirdik. 2002 yılındaki 6,4 milyar dolar olan ikili ticaret hacmi, geçen yıl 38 milyar dolara yükseldi. Ticarette olduğu üzere her iki tarafta de yatırım akışının artarak ABD’den 14,3 milyar dolara, ABD’ye ise 9,7 milyar dolara ulaştığını gözlemliyoruz. Lakin bilhassa ABD’nin 8 trilyon dolarlık devasa direkt yabancı yatırım stoku dikkate alındığında, ikili yatırımlarımızı artırmak için hala çok alan var.

Kendimizi büsbütün daha güçlü, daha rekabetçi ve liberal bir iş ortamı oluşturmaya adadık. Birçok ABD şirketinin bölgesel merkezlerine mesken sahipliği yapıyoruz ve bu iş birliğini genişletebiliriz.”

ABD’li yatırımcıların Türkiye’nin güçlü üretim altyapısı ile genç ve eğitimli nüfusundan faydalanabileceğine inandıklarını söz eden Muş, “Türkiye’nin süregelen teknolojik ve yeşil dönüşümüne hizmet edecek projelerle bilhassa ilgileniyoruz. İnovatif, AR-GE ağır ve katma pahası yüksek eser ve hizmet yatırımlarını şiddetle teşvik ediyoruz” dedi.

“Depremlerin akabinde ekonomik faaliyetin süratle toparlanmasını bekliyoruz”

Ticaret Bakanı Muş, kısa vadede sarsıntıların Türkiye iktisadını olumsuz etkileyeceği beklentisi olmasına karşın tekrar inşa programının Türkiye iktisadının dinamizmi ve gücüyle uzun vadede daha yüksek ekonomik büyüme sağlamasının beklendiğini aktararak, son periyottaki bilgilerin Türkiye iktisadının gücünü ve ülkeye duyulan itimadın en değerli göstergeleri olduğunu vurguladı.

Muş, “Depremlerin akabinde ekonomik faaliyetin süratle toparlanmasını bekliyoruz. Lakin pazarlarımızı açık tutmalı, şirketlerimizi desteklemeli ve daha uygun bir iş ortamı için çalışmalıyız.” dedi.

İklim değişikliği, yükselen enflasyon, global salgınlar ve milletlerarası çatışmalar üzere günümüz meselelerinin sırf memleketler arası iş birliğiyle ele alınabileceğini belirten Muş, bilhassa yüksek enflasyonun devam etmesinin gelişmiş ülkelerdeki agresif mali sıkılaşmalara yol açtığını, bunun da gelişmekte olan ülkelerden sermaye çıkışlarını tetikleyerek finansmana erişimi zorlaştırdığını vurguladı.

Muş, bu şartlar altında dünyanın büyük bir kısmının salgından sürdürülebilir bir biçimde toparlanmasının, yenilenebilir güce geçişin yahut dijital ihtilali yakalama konusunda yatırım yapma bahtının olmadığına şahit olduklarını aktararak, “Bu tehditler karşısında Türkiye ve ABD’nin ekonomik iş birliğini ticaret ve yatırımlarda, hatta üçüncü ülkelerde daha da ileriye taşıyarak güçlü bir gelecek inşa edebileceğine inanıyoruz” dedi.

Bu sıkıntı devirde ekonomik iş birliğini geliştirmenin her iki ülkenin de faydasına olduğuna inandıklarını vurgulayan Muş, buna dayanak olmak için iş beşerlerine “daha gazla fırsatın önünü açma” davetinde bulundu.